Chandigarh Kare Aashiqui

“Chandigarh Kare Aashiqui”, Abhishek Kapoor’un yönettiği ve 2021 yılında vizyona giren, Hint sinemasında toplumsal tabuları sorgulayan modern bir romantik dramdır. Filmde Ayushmann Khurrana, fitness tutkunu ve vücut geliştirmeci Manvinder Munjal karakterini; Vaani Kapoor ise kişisel sırları olan, cesur ve özgür ruhlu zumba eğitmeni Maanvi Brar karakterini canlandırır. Hikâye, geleneksel aşk hikâyelerinin ötesine geçerek hem bireysel kimlik mücadelesini hem de toplumun ön yargılarını merkeze alır.

Hikâye Chandigarh şehrinde başlar. Manvinder, çevresinde “Manu” olarak bilinen, erkeksi gücüyle tanınan, ailesinin ve arkadaşlarının sürekli evlenmesi için baskı yaptığı bir gençtir. Onun önceliği aşk değil, ağırlık kaldırmak ve ulusal bir şampiyonluk kazanmaktır. Hayatı, spor salonuna zumba dersleri vermek için gelen Maanvi ile tanışmasıyla tamamen değişir. Maanvi, enerjik ve modern kişiliğiyle kısa sürede spor salonunda dikkatleri üzerine çeker. Manu, onun zarafeti ve özgüveni karşısında büyülenir. İkilinin arasındaki çekim kısa sürede tutkulu bir aşka dönüşür.

Ancak film, klasik bir romantik komedi çizgisinden hızla uzaklaşır. Çünkü Maanvi, geçmişine dair büyük bir sırrı Manu ile paylaşmak zorunda kalır: Maanvi bir trans kadındır. Bu itiraf, Manu’nun tüm dünyasını sarsar. Başta büyük bir öfke ve reddediş yaşayan Manu, ailesi ve arkadaşlarının homofobik ve transfobik baskılarıyla da karşı karşıya kalır. Manu’nun egosu, toplumsal önyargılar ve kendi içsel kabulleri bu aşkı neredeyse imkânsız hale getirir.

Filmin ikinci yarısı, Manu’nun kendisiyle hesaplaşma sürecine odaklanır. Başlangıçta yalnızca fiziksel güçle tanımlanan karakter, zamanla empati, sevgi ve anlayışın gerçek anlamını kavrar. Manu, ailesinin geleneksel bakış açısına karşı çıkarak Maanvi’yi olduğu gibi kabullenmeyi öğrenir. Bu yolculukta hem bireysel gelişim gösterir hem de toplumdaki dar görüşlü anlayışlara meydan okur.

“Chandigarh Kare Aashiqui”, Bollywood’da nadir işlenen trans bireylerin hikâyesini merkeze alan bir yapım olmasıyla dikkat çeker. Film, klişe romantizmi aşarak cinsiyet kimliği, kabul görme ve gerçek aşkın sınır tanımayan doğası üzerine güçlü bir mesaj verir. Ayushmann Khurrana, rolünde hem fiziksel hem duygusal dönüşümü başarıyla yansıtırken, Vaani Kapoor’un performansı da trans kadınların yaşadığı zorlukları empatik ve duyarlı bir biçimde izleyiciye aktarır.

Sonuç olarak film, aşkın yalnızca biyolojik cinsiyet veya toplumun dayattığı normlarla tanımlanamayacağını, esasen sevginin koşulsuz kabul ve anlayışla var olduğunu vurgular. Chandigarh’ın renkli arka planında geçen bu hikâye, eğlenceli müzikleri, dramatik gerilimi ve toplumsal mesajıyla izleyicilere hem düşündürücü hem de duygusal bir deneyim sunar.