• Kaynağı Değiştir:

Diesel

5.4
384 Görüntüleme
0
2025144 Dk

“Diesel” 2025 yapımı Hint Tamil dilinde bir aksiyon–gerilim filmidir. Yönetmenliğini Shanmugam Muthusamy üstlenmiştir; film, o dönemde nadir işlenen bir konu — yasadışı petrol/akaryakıt kaçakçılığı ve bunun etrafında şekillenen toplum, siyaset ve suç ilişkileri — ekseni etrafında dönmektedir. Başrollerde Harish Kalyan, Athulya Ravi ve Vinay Rai yer alır.

Film, 1979 yılında, Tamil Nadu kıyılarında yaşayan balıkçı topluluklarının yaşam alanlarını tehdit eden 17 kilometrelik bir ham petrol boru hattının döşenmesiyle başlayan toplumsal huzursuzluk sahnesiyle açılır. Bu boru hattı, köyleri ve balıkçı mahallelerini geçmektedir; halk, geçim kaynaklarının yok olmasından endişe duyar ve boruya karşı protesto eder. Ancak hükümet baskısı aşırı serttir — protestoları bastırmak için iki eylemci öldürülür. Bu baskı, topluluğun bastırılmasına yol açar.

Boru hattına hileli bir müdahale yapılır: Bu müdahale, yasadışı petrol çekilerek kara piyasaya akaryakıt kaçakçılığı yapılmasıyla sonuçlanır. Bu operasyonu yürüten kişi, balıkçılar camiasını desteklediğini söyleyen bir lider olan Manoharan’dır. Topluma yardım adı altında yasa dışı petrol kaçakçılığını şirkete dönüştürür, ancak kimliği gizli kalır.

Yıllar sonra, Manoharan’ın evlat edindiği oğlu — aslında filmin baş kahramanı olan Vasudevan “Diesel Vasu” — kimyager olarak yetiştirilmiştir. Ancak Vasu, babasının yolundan gider: Kaçak petrol operasyonunu büyüterek onu geniş çaplı bir akaryakıt mafyasına dönüştürür. Çaldıkları ham petrol, özel rafinerilere gönderilir, temiz akaryakıta dönüştürüldükten sonra yasal tedarikle karıştırılarak piyasaya sürülür. Vasu, aynı zamanda akıllı kaçak yollar (örneğin beyaz benzin görünümünde kaçak petrol — filmde “buz küpleri” gibi kamuflaj teknikleri) kullanarak polis ve devlet denetiminden saklanır. Elde ettiği gelirleri ise balıkçı topluluklarının refahı için kullandığını iddia eder. Bu yönüyle Vasu, topluluğun Robin Hood benzeri kurtarıcısı algısını kazanır.

Her şey yolunda giderken, mafya operasyonu da dahil olmak üzere bu düzeni tehdit eden iki güçlü rakip ve düşman belirir: biri yozlaşmış devlet/kurum odaklı rakipler — filmde “Mayavel” adlı yozlaşmış polis memuru; diğeri ise benzer kaçakçılık yapan başka mafya gruplarıdır. Özellikle Balamurugan adlı rakip, Vasu ve ailesinin hakim olduğu petrol kaçakçılığı işine göz koyar. Aynı zamanda özel sektör ve planlanan liman inşaatları da – filmdeki kötü niyetli sanayici/iş insanı karakteriyle – hikâyede önemli bir tehdit unsurudur. Bu ikili tehdit, Vasu’yu toplumun kurtarıcısı olmaktan, hedef hâline getirir.

Vasu, baskı altına alındığında, sadece silâhlarla değil; medya, kamuoyu ve topluluk protestoları gibi kolektif eylemlerle de mücadele etmeye karar verir. Ancak film, bu dönüşümü “bir anda” gerçekleşiyormuş gibi kurgu hatalarıyla zaman zaman toplumsal ve psikolojik motivasyonları tam veremiyor.

Film, akaryakıt kaçakçılığı üzerinden toplumsal çelişkiler — yoksul balıkçı topluluklarının hayatta kalma mücadelesi, devlet baskısı, çevresel tahribat, sınıfsal adaletsizlik gibi temaları işlemeyi hedefliyor. Ancak, bazı eleştiriler bu amacın arka planda kaldığını, aksine film içinde geleneksel “aksiyon‑masala” klişelerine sapıldığını, karakter motivasyonlarının ve dramatik gerilimin zayıf yazıldığını belirtiyor. Romantik alt‑hikâyeler, rüya mermaid sekansları gibi unsurlar, ton karmaşası yaratıyor ve film bütünlüğünü zedeliyor.

Teknik olarak film; sinematografi, aksiyon sahneleri ve kurguda beklenen etkiyi yaratmaktan uzak görülmüş. Özellikle karakterleşme, diyalog yoğunluğu ve atmosfer inşası açısından “vaat ettiğini veremeyen” bir film olarak nitelendiriliyor.

“Diesel”, toplumsal sınıflar, yoksulluk, devlet‑mafia ilişkileri ve petrol kaçakçılığı gibi gündemdeki konuları ele alarak vizyon olarak ilgi çekici bir temaya sahip. Ancak bu potansiyel; dağınık anlatımı, belirsiz motivasyonlu karakterleri, gereksiz yan hikâyeleri ve teknik eksikleri nedeniyle tam olarak hayata geçemiyor. Başlangıçtaki umut verici sosyal dram — balıkçıların hayatı, çevresel sorunlar ve ekonomik baskılar — zamanla sıradan bir aksiyon mafya filminin yeniden üretimi haline dönüşüyor.

Başrol oyuncusu Harish Kalyan, yetenekli olmasına rağmen karakterin ruh halini, ağrısını ve dönüşümünü inandırıcı şekilde yansıtmıyor. Düşman karakterler — örneğin yozlaşmış polis Mayavel veya mafya Balamurugan — derinlikten yoksun; motivasyonları ve kişisel çatışmaları zayıf kurgulanmış. Bu da çatışmanın duygusal yükünü ve seyircide olması gereken gerilimi zayıflatıyor.

Sonuç olarak, “Diesel”: ilginç fikirlerle yola çıkan, ancak uygulamada beklentilerin gerisinde kalan — politik ve sosyal eleştiri ihtimali olan fakat nihayetinde sıradan bir “masala/aksiyon” filmine dönüşen — bir yapım. Eğer film, şahsi çıkar-kurgu motivasyonları yerine toplumsal gerçeklikleri daha cesur şekilde işlemiş olsaydı; balıkçı topluluklarının çaresizliği, yoksulluk ve akaryakıt mafyasının yıkıcı etkisiyle ilgili çok daha güçlü, dokunaklı bir mesaj verebilirdi. Oysa elde kalan, zaman zaman sağlam fikirlerin sıradanlıkla boğuştuğu, idealden uzak bir film.

Bu İçeriği Beğendiniz mi? “Diesel”

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Henüz yorum yok.

Paylaş

Movies
Diziler
Videolar
Search