Karan Kandhari, Britanya–Hindistan kökenli film yönetmeni, senarist ve görüntü yönetmeni olarak öne çıkan özgün bir sinemacı. 2000’lerden bu yana aktif olan Kandhari, ilk dikkat çeken işi olan kısa filmi Hard Hat (2009) ile uluslararası düzeyde ilgi çekti ve Rushes Soho Short Film Festivali’nde Seyirci Ödülü’nü kazandı.

2005 yılında yönettiği Bye Bye Miss Goodnight, Mumbai’de geçen avant‑garde bir yol hikâyesi olarak BBC Film tarafından “ucuz bütçesine rağmen görsel olarak iddialı ve modern kentsel Hindistan’ın avangart bir kesiti” olarak tanımlandı. Bu kısa filmler, Kandhari’nin stiline dair ilk sinyalleri verirken, farklı anlatım biçimlerine olan ilgisini ortaya koydu.

On yıl süren üretim sürecinin ardından Kandhari, 2024 yılında ilk uzun metrajlı filmi Sister Midnight ile sinemaya damgasını vurdu. Film, Cannes Film Festivali’nin “Directors’ Fortnight” bölümünde gösterildi ve Kandhari’ye BAFTA’da “En İyi Çıkış” dalında adaylık getirdi. Film, feminist alt metinler, kara mizah ve türler arası geçişlerle dolu; slapstick komediden zombi-korku estetiğine, stop-motion anlatımdan sürreal karanlık ögelerle harmanlanan bir tarz sunuyor.

Kıyamet sonrası hayatta kalma hissiyatı, sınırlı alanlar ve garip urgular üzerinden evlilik kurumuna ve toplumsal normlara meydan okuyan film, müzikten de besleniyor. Bengali halk müziğinden Amerikan punk’ına uzanan çarpıcı bir soundtrack söz konusu. Ayrıca Kandhari, filmin görsel estetiğinde Wes Anderson’a benzer bir çerçevelemeye rağmen, ortak ilham aldığı Satyajit Ray, Scorsese, Buster Keaton ve Robert Altman gibi isimlere atıfta bulunuyor.

Kandhari’nin kişisel geçmişi de filmlerine yansıyor: Kuveyt’te doğup, çocukken ailesiyle birlikte ayrılmasına benzer bir biçimde Londra’da yaşayan Kandhari, “kendini hep yabancı hissettiğini” söylüyor. Özellikle Mumbai’ye olan ilk ziyaretinin ardından zihninden çıkmayan bu şehir, Sister Midnight’in şekillenmesinde temel bir ilham kaynağı olmuş.

Özetle Karan Kandhari, kısa filmlerle başlayan sinema yolculuğunu, cesur ve tür karışımı bir dille şekillendirdiği Sister Midnight ile uzun metraj tecrübesine taşımış; kendine has, mizahi ama düşündürücü bir sinema dili geliştirmiş özgün bir yönetmen olarak tanımlanabilir.